Kısa çalışma ve ücretsiz izinde geçen süreler yıllık iznin hesabında kıdeme dahil edilir mi?
Yıllık ücretli izin 4857 sayılı iş kanunun 53 ve 60. maddeleri arasında düzenlenmiştir. İşyerinde işe başladığı günden itibaren, deneme süresi de içinde olmak üzere, en az bir yıl çalışmış olan işçilere hizmet sürelerine göre 14, 20-ve 26 günden az olmayacak şekilde yıllık ücretli izin verilmesi gerekmektedir.
İşyerinde yıllık ücretli izin sürecinin nasıl yönetilmesi gerektiği yine ilgili kanun maddelerinde düzenlenmiştir. İşveren tarafından yıl içinde verilmiş bulunan diğer ücretli ve ücretsiz izinler veya dinlenme ve hastalık izinleri yıllık izne mahsup edilemeyeceği, yıllık ücretli izin günlerinin hesabında izin süresine rastlayan ulusal bayram, hafta tatili ve genel tatil günleri izin süresinden sayılmayacağı belirtilmiştir. Yine işveren tarafından iş sözleşmesinin feshedilmesi halinde İş Kanunu’nun 17. maddesinde belirtilen bildirim süresi ile 27. maddesi gereğince işçiye verilmesi zorunlu yeni iş arama izinleri, yıllık ücretli izin süreleri ile iç içe giremeyeceği hüküm altına alınmıştır.
Peki Kısa Çalışma ve Ücretsiz İzinde Geçen Süreler Yıllık Ücretli İzin Hesabında Dikkate Alınacak mıdır?
Öncelikle kısa çalışmada geçen sürelerin işçinin yıllık izin hesabında çalışılmış gibi sayılacağı konusunda tereddüt yoktur.
4857 sayılı iş kanunun 55. Maddesine göre: …çalışmakta olduğu işyerinde zorlayıcı sebepler yüzünden işin aralıksız bir haftadan çok tatil edilmesi sonucu olarak işçinin çalışmadan geçirdiği zamanın onbeş günü ve işveren tarafından verilen diğer izinler ile 65 inci maddedeki kısa çalışma süreleri yıllık ücretli izin hakkının hesabında çalışılmış gibi sayılır:
Konuya ilişkin Yargıtay 9. H.D. 14/07/2011 T. 2010/50993 E. 2011/27305 K. sayılı kararında; “…kısa çalışma yaptığı ve kısa çalışma süresinin çalışılmış sayılan süre kapsamında kıdemine eklenmesi gerektiği tartışmasızdır.” Denilmektedir.
Dolayısıyla işçinin kısa çalışmada geçirmiş olduğu sürelerin yıllık ücretli izin hesabında dikkate alınması gerekmektedir. Normal ücretsiz izinde işçinin onayı alınması veya işçiden gelen bir talep olması gerektiği için bu süreler yıllık ücretli izin hesabında çalışılmış gibi sayılmayacaktır. Ücretsiz izinde olunan sürelerde işçilerin iş sözleşmeleri askıda olduğundan yıllık ücretli izne esas kıdem süreleri işlememektedir. Ancak “pandemi ücretsiz izin” konusunda durum farklıdır. 4857 sayılı İş Kanunu’na eklenen geçici 10. madde ile işverene işçiyi kısmen veya tamamen resen ücretsiz izne çıkarma hakkı getirilmiştir. 16.04.2020 tarihinde İş kanununa eklenen metninde resen ücretsiz izin sürelerinin kıdeme etkisi üzerine herhangi bir hüküm bulunmamaktadır. Aynen kısa çalışmada olduğu gibi bu konuda da işçinin belli şartları taşıması halinde işsizlik sigortası tarafından günlük ücretsiz izin ücreti ödemesi yapılmaktadır. Dolayısıyla pandemi ücretsiz izin ile normal ücretsiz izin arasında taban tabana fark bulunmaktadır. Hal böyleyken işçinin iradesi dışında gerçekleşen bir ücretsiz izin uygulamasının yıllık izne esas kıdemde dikkate alınıp alınmayacağı konusunda tereddütler yaşanmaktadır. Konu hakkında henüz herhangi bir yargı ve öğretide görüş birlikteliği bulunmamaktadır. Ancak işçi lehine yorum ilkesi en baştan beri geçerliliğini korumaktadır. Buna göre pandemi ücretsiz izinde geçen sürelerin yıllık ücretli iznin hesabında çalışılmış gibi değerlendirilmesi ve işçiye şartları oluşmuşsa yıllık ücretli iznini kullandırılması gerekmekte olduğu kanaatindeyiz.